Deniz, yirmi yedi yaşındaydı ve hayatta hep “uyumlu” görünmeye çalışarak var olmuştu. Çocukluğundan beri kimseyi kırmamak için sürekli kendi duygularını bastırmış, “hayır” diyememiş, doğruyu söylemek yerine susmayı seçmişti. Ailesi onun sessizliğini “usluluk” olarak görmüş, öğretmenleri “örnek öğrenci” diye övmüştü.

Ama yıllar geçtikçe bu “suskun dürüstsüzlük” içini kemirmeye başlamıştı. Özellikle iş hayatında bu tavrı, onun kendi değerini ortaya koymasını engelliyordu. Mesela toplantılarda aslında kabul etmediği bir karara sessiz kalıyor, içinden “Böyle olmamalı” diye geçiriyor ama dışarıya hiç yansıtmıyordu. Arkadaş ilişkilerinde de kendi isteklerini söyleyemiyor, karşı tarafın tercihine uyum sağlıyordu.

Zamanla fark etti ki, her “hayır” diyemeyişi ve her sustuğu an, içindeki bir parçayı kaybediyordu. İçinde derin bir boşluk, yorgunluk ve kim olduğunu unutma hissi oluşmuştu.

Bir gün, bir arkadaşının önerisiyle “Erdemli Yaşam Atölyesi” adında küçük bir seminere katıldı. Eğitmen konuşmasına şöyle başladı:
“Dürüstlük, sadece başkalarına doğruyu söylemek değil, en çok da kendimize karşı dürüst olmaktır. Kendinize yalan söylediğinizde, ruhunuzun ışığını söndürürsünüz.”

Bu cümle Deniz’in kalbine bir ok gibi saplandı. Çünkü aslında onun tüm sorunu buydu: Kendine dürüst değildi.

Atölyede yapılan bir çalışmada katılımcılardan, geçmişte dürüst olmadıkları için pişman oldukları bir anıyı hatırlamaları istendi. Deniz’in zihnine üniversitede yaşadığı bir anı geldi. Çok istediği bir projede aslında fikri beğenmemişti ama sırf arkadaşını kırmamak için “Harika olmuş” demişti. Proje başarısız olunca hem arkadaşını hem kendisini kandırmış hissetmişti. İşte o gün, içten içe bir söz vermişti: “Bundan sonra hep susayım, ama kimseye zarar vermeyeyim.”

Farkında olmadan dürüstlükten uzak, sessiz bir kabullenme yolunu seçmişti.

Atölyedeki meditasyon sırasında eğitmen, katılımcılara şu cümleleri tekrarlattı:
“Benim sesim değerli. Benim gerçeğim kıymetli. Dürüst olmak sevgiden doğduğunda, kimseyi kırmaz; aksine iyileştirir.”

Deniz bu cümleleri söylerken gözlerinden yaşlar aktı. Çünkü ilk kez kendi gerçeğini bastırmadan var olma ihtimalini hissetmişti. O an zihninde bir karar verdi: “Artık kendime dürüst olacağım.”

Birkaç gün sonra işyerinde küçük bir fırsat çıktı. Ekip, önemli bir kampanya tasarımı üzerinde tartışıyordu. Çoğunluk bir fikri destekliyordu, ama Deniz içten içe bunun çalışmayacağını hissediyordu. Kalbi deli gibi çarparak elini kaldırdı ve ilk kez yüksek sesle kendi görüşünü söyledi:
“Ben farklı düşünüyorum. Bence bu fikir hedef kitleye hitap etmeyecek. Alternatif bir önerim var.”

O an odada sessizlik oldu. Normalde böyle bir çıkış yapmazdı. Ama şaşırtıcı bir şekilde yöneticisi onun fikrine kulak verdi ve ekibin rotası değişti. Sonuçta kampanya başarıya ulaştı. Deniz ilk kez dürüstlüğün aslında bağ kurduğunu ve değer kattığını gördü.

O günden sonra küçük adımlarla kendi gerçeğini dile getirmeye başladı. Arkadaşına “Bugün gelmek istemiyorum, biraz yalnız kalmam lazım” diyebildi. Ailesine “Benim için böyle daha uygun” diye sınır koyabildi. Her dürüstlüğünde kalbi biraz daha hafifliyor, özgüveni büyüyordu.

Artık biliyordu: Dürüstlük, başkalarını kırmak değil, kendi ışığını karartmamaktı.


🌿 Farkındalık Mesajı

Dürüstlük, en saf haliyle bir özgürlüktür. İnsan kendi gerçeğini dile getirdiğinde hem kendisine hem de çevresine güven verir. Yalan ya da suskunluk kısa vadede koruyucu görünse de uzun vadede ruhumuzu tüketir. Kendine dürüst olmak, en derin şefkat eylemidir.


✨ Mini Mindfulness Egzersizi

  1. Sessiz bir yere otur, derin bir nefes al.
  2. Gözlerini kapat ve son bir haftada dürüst olmak yerine sustuğun ya da farklı davrandığın bir anıyı hatırla.
  3. O anı gözünün önüne getir ve içinden şu cümleyi tekrarla:
    “Benim sesim değerli. Benim gerçeğim kıymetli. Dürüstlük bana özgürlük getirir.”
  4. Şimdi o anıyı yeniden yazdığını hayal et: Gerçeğini sevgiyle dile getiriyorsun. Karşı tarafın şaşırsa bile sana saygıyla baktığını görüyorsun.
  5. Birkaç derin nefesle bu yeni görüntüyü kalbine yerleştir ve gözlerini aç.

Yorum bırakın

Popüler