Bolluk, dışarıdan gelen bir bereket değil; içeriden yayılan bir frekanstır.
Çoğu insan bolluk deyince parayı düşünür. Oysa gerçek bolluk; ihtiyaç duyduğunda gerekenin, kolaylıkla ve sevgiyle sana akmasıdır.
Bu hikaye, sahip olduklarına şükretmeyi değil, var olanın içindeki sınırsızlığı fark etmeyi anlatıyor. Ve belki sana da bolluğun sadece hesapta değil, farkındalıkta başladığını hatırlatacak.
Zeynep, büyük şehirde yalnız yaşayan genç bir öğretmendi. Her ay maaşı yetmeyecek gibi hisseder, ayın son haftasında markette “indirimli” ürünler kovalamaya başlardı.
Hayat ona hep “yetmeyen” bir tablo sunuyordu. Yıllardır aynı kira, aynı şikâyetler, aynı döngü…
Bir sabah evde kahve içerken, kupasında küçük bir çatlak fark etti. Hafifçe içine sızmış bir çizik… O an içinden bir cümle geçti:
“Hayatım da böyle… Çatlak, eksik, hep dökülen…”
Aynı gün bir arkadaşından mesaj geldi:
— Akşam enerji çalışması yapıyorum, katılmak ister misin? Bolluk üzerine.
İstemedi aslında. Ama bir şey itti onu. O akşam Zoom ekranında bir kadının sesi yankılandı:
— Bolluk, dışarıdan gelen bir akış değil. Senin ona kapalı ya da açık olmanla ilgili. Eğer zihninde ‘yetersizlik’ döngüsü varsa, evrenin sınırsızlığı sana ulaşamaz.
Zeynep dondu kaldı. Eğitmen devam etti:
— En sevdiğin kupanı getir. Ona bir bak. O kupaya ne yüklüyorsan, hayata da onu yüklüyorsun.
Zeynep çatlak kupasını getirdi. Eğitmen sordu:
— Şimdi ona şunu söyle: “Ben seni eksik sandım ama sen benim farkındalığımsın.”
Zeynep’in gözleri doldu. O gece ilk kez fark etti: O hep eksikliklere odaklanmıştı. Kupadaki çatlak değil, içindeki kahve önemliydi. Ve o kahve hâlâ sıcaktı.
Sonraki günlerde küçük pratikler yapmaya başladı.
Her sabah şunu söyledi:
“Hayatımda olan her şeyin içindeki bolluğu görüyorum.”
Market alışverişlerinde şükürle seçim yaptı. Dolabını düzenlerken “ne eksik” yerine “nelerim var” dedi. Ay sonunda maaşı yine bitmişti ama kalbi doluydu.
Ve sonra bir şey değişti…
Eski öğrencilerinden biri ona ulaşarak bireysel ders vermesini istedi. Ardından bir sosyal medya sayfası açtı. Küçük eğitimler hazırladı. Para hâlâ bir anda çoğalmamıştı, ama artık daha kolay geliyordu.
Zeynep bir arkadaşına şunu anlattı:
— Eskiden paraya bakardım, şimdi akışa bakıyorum. Hayat bana bolca geliyor, çünkü ben artık kıtlık yerine yeterlilik yayıyorum.
Farkındalık Mesajı
Bolluk, önce içsel bir enerji frekansıdır. “Yetersizim” diyen bir zihin, dışarıdan ne kadar kaynak gelse de onu sızdırır.
Ancak “ben zaten yeterliyim” diyen bir kalp, mevcut olanı çoğaltır.
Evren, eksik değil; zihin sınırlıdır. Bolluğu açmak için önce gözünü aç.
Mindfulness Egzersizi: “Bolluk Titreşimi Aktivasyonu”
🌿 Bu egzersizi sabah uyandığında ya da parasal kaygı yaşadığında yapabilirsin:
- Eline bir eşya al: bir bardak, defter, kalem, çiçek fark etmez.
- Ona bak ve şöyle de:
👉 “Sen benim hayatıma gelen bir nimetsin.” - Ardından derin bir nefes al ve zihninden bu cümleyi geçir:
“Hayatımda olan her şey benim için yeterli ve değerli.” - Şimdi gözlerini kapat ve bedeninde “şükran” duygusunun oturduğu yeri fark et (kalp, mide, göğüs vs).
- Oraya elini koy ve 3 kez fısılda:
“Ben açık ve hazır bir alandayım. Bolluk bana kolayca gelir.”
Katkıda Bulun
Senin hayatında “çatlak kupa” gibi gördüğün ama aslında bolluğa açılan neler var?
Bolluk deyince ilk aklına ne geliyor?
Yorumlarda bunu paylaşarak hem enerjini yükseltebilir hem de başkalarına ışık olabilirsin.
Unutma: Bolluk sadece para değil, sevgi, zaman, huzur, ilham da birer bolluktur.
Ve sen onlara layıksın 🌿





Yorum bırakın